aynurun dünyası
saat  
  Ana Sayfa
  İletişim
  Yeni sayfanın başlığı
  cocuk hakları
  atatürkün hayatı
  yıkın heykellerini
  canımız
  mozart
  yönler
  galatasayar
  hikayeler
  bilmeceler
  pele
  osmanlı devleti ve komşuları
  dünya bayrakları
  anneler günü şiirleri
  babalar günü şiirleri
  mimar sinan
  23 nisan
  TBMM
  sevr anlaşması
  dr.cahit ünver i.o.
  arşimet
  piri reis
  arkadaşlık şiirleri
  biziz
  evliya çelebi
  ismet inönü
  keloğlan
  türkiye bölünmez
  inönü savaşları
  dede korkut
  edison
  yuri gagarin
  marco polo
  dragon fable
  einstein
  başiktaş
  fenerbahçe
  hayvanlar(animals)
  charlie chaplin
  oyunlar
inönü savaşları

Sevr Anlaşması' nı Türk milletine ancak zorla kabul ettirebileceklerini anlayan İtilaf devletleri, Yunan kuvvetlerini tekrar saldırıya geçirdiler. Batı Cephesindeki Türk Ordusunun hemen hemen bütünüyle Kütahya-Gediz bölgesinde asi Ethem'in kuvvetlerini yoketmekle meşgul olmasından yararlanan Yunanlılar, 6 Ocak 1921'de Uşak üzerinden Afyon-Eskişehir yönünde, Bursa üzerinden de İnönü yönünde ilerlemeye başladılar. Batı Cephesi komutanlığına getirilen Albay İsmet İnönü Yunan kuvvetlerinin büyük bir kısmını İnönü mevzilerinde karşıladı. Üç gün süren (9-11 Ocak) çetin savaşlar sonunda Yunan kuvvetleri çekilmek zorunda kaldılar. İtilaf devletleri bu Yunan yenilgisi üzerine Sevr antlaşmasını Ankara hükümetine bir kere daha uzlaşma yoluyla kabul ettirmeyi denemek istediler. İngiliz Başbakanı Llody George, Osmanlı delegeleriyle birlikte Ankara hükümetinin temsilcilerini de Londra'ya çağırdı. Ankara hükümetini Dışişleri Bakanı Bekir Sami Bey' in temsil ettiği Londra Konferansı onüç gün sürdü (27 Şubat-12 Mart 1921), fakat İngilizler umduklarını elde edemediler.

İşgal kuvvetleri diploması yollarıyla başarı elde edemeyince tekrar silaha başvurdular:

Yunan kuvvetleri 23 Mart' ta tekrar saldırıya geçtiler. İnönü mevzilerinde 2. defa yapılan İkinci İnönü Savaşı yine Yunanlıların yenilgisiyle sonuçlandı (1 Nisan 1921). Bu arada Ankara hükümeti S.S.C.B. ile T.B.M.M.' nin açıldığı günden beri sürdürdüğü dostça ilişkilerin bir sonucu olan Moskova Antlaşması' nı imzalamış ve diplomatik alanda daha güçlü bir duruma gelmişti (16 Mart 1921). Buna karşılık büyük ümitlerle Anadolu' ya çıkan Yunan kuvvetlerinin henüz kuruluş durumundaki Türk Ordusu karşısında başarı gösterememesi Yunanistan' da hoşnutsuzluğa ve siyasal buhrana yol açmıştı. Anadolu' daki Yunan kuvvetleri başkomutanı general Papulas da hükümetine verdiği raporda henüz kurtuluş durumunda olan Türk Ordusu kuvvetlenmeden saldırmak gerektiğini söylüyor, bunun için büyük destek birlikleri istiyordu. Nihayet 10 Temmuz 1921' de yeniden büyük bir saldırıya geçtiler. Bu kez İnönü mevzilerinde zayıf birlikler bırakmışlar, onbir tümenle Türk cephesini sol kanadından çevirme taktiğine başvurmuşlardı. Yunanlıların üstün kuvvetlerle yaptıkları bu çevirme hareketi karşısında Türk Batı Cephesi komutanlığı savunma ve oyalama savaşları vererek cephe hattını geri çekme kararı almıştı. 18 Temmuz' da Batı Cephesi karargahına gelen Mustafa Kemal Paşa batı cephesi komutanlığına ordusunu önce Eskişehir' in kuzey ve güneyinde toplaması, sonra düşmanla araya büyük bir mesafe koyarak Sakarya' nın doğusuna kadar çekilmesini emrini verdi. Bu suretle Sakarya hattına kadar bütün Batı Anadolu Yunan işgali altına girmiş olacaktı. Bunun, yurtta ve mecliste büyük hoşnutsuzluk yaratacağı şüphesizdi. Fakat Mustafa Kemal Paşa, "askerliğin gereğini tereddütsüz yapmak " kararında idi.

 

 
   
Bugün 2 ziyaretçi (16 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol